“Kök hücre çalışmaları kısıtlandı”
Kök Hücre ve Gen Tedavisi Derneği Başkanı Prof. Dr. Erkut Attar,
Türkiye’deki kök hücre çalışmalarının Sağlık Bakanlığının
radikal bir kararıyla kısıtlandığını söyledi
3. Ulusal Klinik Pratikte Kök Hücre ve Gen Tedavisi Kongresi
İstanbul’da yapıldı. 29 Mayıs – 1 Haziran tarihleri arasında
Askeri Müzede gerçekleştirilen Kongre’ye konularında uzman, 6
tanesi Amerika’dan olmak üzere İsviçre, İngiltere, Almanya ve
İran’dan 10 yabancı bilim adamı katıldı. 150 katılımcıya temel
araştırma teknikleri, kök hücreler ve pankreas adacık hücreleri
ile ilgili olarak İstanbul Teknik Üniversitesi ve ONKİM’de
kurslar verilirken, toplantılarda değişik temel ve klinik
dallardan 300’ün üzerinde katılımcı yer aldı. Kongre’de
alanlarında kendilerini kanıtlamış kök hücre biyologları,
biyomedikal mühendisler ve klinik uygulayıcılar kök hücre ve gen
tedavisi konusunda güncel gelişmeleri tartıştılar.
Kongre Sekreteri, Kök Hücre ve Gen Tedavisi Derneği Başkanı ve
İstanbul Tıp Fakültesi Kadın Hastalıkları Anabilim Dalı Öğretim
Üyesi Prof. Dr. Erkut Attar, Kongre’yi gerçekleştirmekteki
amaçlarının farklı alanlarda çalışan bilim adamlarını bir araya
getirmek olduğunu dile getirdi. Konularının çok geniş olduğunu
ve birçok branşı ilgilendirdiğini dile getiren Attar, “Örneğin
bu konu kadın doğum uzmanlarını ilgilendiriyor. Çünkü embriyonik
kök hücre tüp bebek laboratuvarlarında kaynak olarak sağlanıyor.
Bu nedenle değişik branşlardan bilim adamlarını, mühendisleri,
tıp uzmanlarını bir araya getirip karşılıklı görüş alışverişi
olmasını istedik. O nedenle de bu Kongre’yi multidisipliner
toplantı olarak organize ettik” dedi.
Altyapımız sağlam
Türkiye’de kök hücre araştırmalarıyla ilgili olarak yaşanan
sıkıntılara değinen Prof. Dr. Attar, Sağlık Bakanlığının kök
hücre çalışmalarını radikal bir kararla kısıtladığını ifade
etti. Özellikle embriyonik kök hücre araştırmalarının
sınırlandığına değinen Attar, bunun çıkan dedikodulardan sonra
alınan önlemlerle ilintili olduğunu dile getirdi. Prof. Dr.
Attar, Türkiye’de embriyonik kök hücre çalışmaları çok iyi
giderken birdenbire durdurulduğunu dile getirirken, şunları
söyledi:
“Bu sadece etik konulardan kaynaklanmadı. Dinle, geleneklerle,
inançlarla olan taraf daha çok ele alındı. Hücre ve gen
tedavileri konularında potansiyeli olan Türkiye, gerek hücre
tedavileri gerek biyoteknoloji konusunda, gerekse değişik klinik
alanda oldukça iyi noktada. Hep kendimizi geride görürüz; ama bu
konuda biraz rahat konuşabiliriz. Bence Türkiye bu çalışmalarda
belli noktalara geldi. Dolayısıyla gerek hücre tedavileri gerek
gen tedavileri konusunda bunları uygulayabilecek potansiyele
sahibiz. Etik ve bilimsel çerçeve içerisinde bu çalışmalar
Türkiye’de uygulanmalı.
Bu konularla ilgili çok iyi bir altyapımız var, yetişmiş insan
gücümüz var. Bu çalışmaları yavaşlatmak ya da bürokrasiyle zora
sokmak yerine daha iyi ne yapabiliriz, nasıl daha iyi noktalara
taşırız, daha iyi bilim adamı nasıl yetiştiririz bunları
düşünmeliyiz. Bu konuda özellikle kanun koyucuların bilimsel
seviyesi çok yüksek düzeyde, bu konuya hakim gruplarla
çalışmalarını ve homojen bir sistem kurmalarını öneriyorum.”
Dünya multidisipliner olarak birleşti
Toplantıda görüşlerini dile getiren ONKİM Genel Müdürü Uzm. Dr.
Aysel Yurtsever de kök hücre alanındaki çalışmalara getirilen
kısıtlamalara değinerek, kısıtlamanın sadece bazı alanlar için
geçerli olduğunu dile getirdi. “Kök hücre çalışmalarında,
embriyolojik kök hücre çalışmalarında bir kısıtlama var. Ancak
somatik, öncül hücrelerde, kordon kanı hücrelerinde hiçbir
kısıtlama yok, tamamen serbest” diyen Yurtsever, doku
mühendisliği çalışmalarında da bir kısıtlama olmadığını ifade
etti.
Dünyada multidisipliner çalışmaların arttığına da dikkat çeken
Yurtsever, şunları söyledi:
“Doku mühendisliği çalışmaları, mühendislik fakültelerinde,
üniversitelerde moleküler biyoloji ve genetik bölümleri vardır.
Bugün tüm dünyada doku mühendisliğinin alt grupları oluşmuştur.
Kıkırdak doku mühendisliği, damar doku mühendisliği, deri doku
mühendisliği gibi neredeyse tıpta ne kadar alan varsa bu
alanlardaki klinik ihtisaslara ek ve eş düşen mühendislik
alanları artık karşımıza çıkmaktadır. Yani dünya bu kadar
parçalandı; ama bu kadar da çok multidisipliner olarak birleşti.
Çok büyük dev adımlar atmamıza sebep oluyor.”
“Kök hücre, doku mühendisliği, nanoteknoloji nasıl
birleştirilir?”
İstanbul Teknik Üniversitesi Moleküler Biyoloji ve Genetik Bölüm
Başkanı Prof. Dr. Candan Tamerler de “Kök hücre, doku
mühendisliği, nanoteknoloji. Bunların hepsi çokça tartışılan
konular. Bunları nasıl kesiştirebiliriz sorusu dünyada sıkça
sorulmaya başlandı. Bu soruyu sorup, doğru cevaplara odaklanan
gruplar, bu alanda yaratılabilecek teknolojilerin de sahibi olma
yolunda ilerliyorlar. Dolayısıyla biz ülkemizde, kök hücre
alanında çok değerli çalışmalar yapılmaya başlanmışken bunu
nanoteknoloji ve doku mühendisliği açılımlarıyla bir araya
getirdiğimiz vakit, aslında ülkemizde dünyada daha yeni yeni
oluşan medikal uygulamalarda söz sahibi olabiliriz diye
düşünüyorum” şeklinde konuştu.
Kongre Organizasyon Komitesinden İstanbul Teknik Üniversitesi
Moleküler Biyoloji Genetik Bölümü öğretim üyesi Yrd. Doç. Dr.
Alper Tunga Akarsubaşı, bilim adamı olarak biyoetik konusunun
sosyal tarafını da es geçmek istemediklerini dile getirdi.
“Bilim yoluna devam ederken, ayrıca sosyal taraf da
tartışılmalıdır” diyen Akarsubaşı, ülkemizde bu tip konuların
hızlı geçildiğini ve kapatıldığını belirtti.
Kongre’de ele alınan konular
Özellikle kadın hastalıkları alanındaki yeni gelişmeler, myomlar
ve endometriozis gibi sık görülen hastalıklarda hücre ve gen
tedavileri konusundaki araştırmaların ele alındığı Kongre’de,
erken menopozda hücre ve gen tedavisi araştırmaları, yumurtalık
kanser lerinde gen tedavisi ve tümör aşıları, bebekte meydana
gelen hastalıkların henüz anne karnındayken tedavi edilebilmesi
amacıyla yapılan kök hücre tedavileri ve plasentadan elde edilen
kök hücreler konuları gündeme taşındı. İstanbul Üniversitesi
araştırmacıları tarafından yapılan ilk kopya koyun Oyalı ve
kopyalama hakkında da yapılan araştırma ve bilgilerin de
sunulduğu Kongre’de, biyoteknoloji ve doku mühendisliği
alanındaki gelişmeler, gen tedavisinde güncel durum ve
Türkiye’de yapılmakta olan gen tedavisi araştırmaları, kordon
kanı toplanmasında güncel durum ve kordon kanı kök hücreleri ve
bankacılığı konusunda Türkiye’deki ve dünyadaki durum görüşüldü
|